Mariya Vasilyevna Oktyabrskaya 16 Ağustos 1905 tarihinde Kırım Yarımadasında dünyaya geldi, 9 kardeşi vardı ve fakir bir ailede büyüdü. Evlenmeden önce bir konserve fabrikasında işçi ve telefon operatörü olarak çalışan Mariya 1925 yılında, 20 yaşında iken hayatının aşkı, bir Sovyet Subayı ile evlendi.

Eşini savaşta kaybetti;

Evlendikten sonra eşinin subay olması nedeniyle askeri meselelerle daha fazla ilgilenmeye başlayan Mariya, Askeri Eşler Konseyi‘ne katıldı ve orduda hemşire olarak eğitim gördü. Mariya’nın eşi ise 1941 yılında Kiev’de Nazi Almanya’sı güçleriyle yaptığı savaşta hayatını kaybetti. Mariya ise o zamanın şartları nedeniyle ölüm haberini yaklaşık iki yıl sonra 1943’de aldı. Haberi almasıyla deliye dönen Mariya kocasının intikamını almak için yemin etti.

İntikam hırsı ile tüm malını mülkünü satan Mariya orta boy bir T-34 tankı aldı. Bu tankı Kızıl Ordu’ya bağışlamak istedi, ancak tek bir şartı vardı;
“Tank’ı ben kullanacağım.”

Savaşa kabul edildi;

Devlet Savunma Komitesi böyle bir durum karşısında emin olamasalar da 2. Dünya Savaşı gibi büyük bir savaşta halkın ve askerlerin morali çok önemliydi ve yüksek tutulması gerekiyordu. Bu durumun kendileri için yararlı olacağını düşünen komite Mariya’nın bu isteğini kabul etti.

Önce 5 aylık bir eğitim alan Mariya, tankın sorun çıkardığı durumlarda tamir etmeyi ve tankı kullanabilmeyi öğrendi. Onu görenler bunun bir şaka olduğunu ve bir tanıtım dublörü olduğunu düşündü ancak bu düşünceler Mariya’nın 21 Ekim 1943 Smolens’de ki ilk tank savaşına katıldığında değişti.
Tankına Боевая подруга (Savaşan Kız Arkadaş) yazarak ilk savaşına katılan Mariya, savaşta geride kalması gerekirken ön saflara doğru ilerledi, savaşta bir çok makineli tüfek ve topları imha etti. Tankı zarar gördüğünde, yapmaması gereken bir hamle ile emirlere karşı gelip ağır ateşin ortasında tankını tamir etti ve savaşa tekrar devam etti. Mariya’nın bu cesareti onu Çavuş rütbesine terfi ettirdi.

Mariya’nın ünü gitgide büyüyor, hem askerlere moral oluyor hemde zaferlerde önemli rol oynuyordu. 17-18 Kasım’da Sovyet Kuvvetleri, Almanlara bir gece baskını düzenledi ve Novoye Selo kentini ele geçirdiler. Bu saldırı ile Mariya ününe ün kattı.
17 Ocak 1944’de son savaşına katıldı. Mariya Oktyabrskaya, Leningrad-Novgorod Taarruzu’nun bir parçası olarak bir gece saldırısına katıldı. Mariya’nın eşi için almak istediği intikam hiç dinmiyor, gözü intikamdan başka bir şey görmüyordu.

Kafasından darbe aldı;

Mariya tankını Alman Savunmasına doğru sürdü. Makineli tüfekler tankına oldukça zarar verdi ve bir tanksavar ile vuruldu. Tankın rayları zarar gördü ve Mariya derhal tankından çıkıp tamir etmeye koyuldu. Çatışma esnasında Mariya’nın başına bir şarapnel parçası isabet etti ve bilincini kaybetti.
Fistav şehrinde bir sovyet askeri hastanesine yatırılan Mariya, burada 2 ay komada yattı ve 15 Mart 1944 yılında hayatını kaybetti. Öldüğü yer Fistav, kocasının öldüğü Kiev’e çok yakın bir bölgedir.

Mariya Oktyabrskaya öldükten sonra Ağustos 1944’de, Vitebsk çevresindeki savaşlarda gösterdiği cesaret ve başarıları nedeniyle, Sovyetler Birliği’nin Kahramanı Onuru ödülüne layık görüldü.
Ey aşk sen nelere kadirsin…

”Bir subay karısı olmak sadece gurur veren bir şey değil, aynı zamanda sorumlu bir unvandır.”
Maria Oktyabrskaya

Instagram | Uygulama | YouTube | Destek Ol