Nikola Tesla’nın Az Bilinen Uçan Daire Projesi!

Uzaylı var mıdır yok mudur, bilmiyoruz. Ancak asırlardır insanlığın sorduğu bu soru ve bu konuya duyduğumuz merak insanlarda uzaylılar hakkında doğru yanlış birçok fikir edinmesine olanak sağlamış. Uzaylı var mı yok mu bilmiyoruz ama yüz şekilleri, telepati ile iletişim kurdukları ve kullandıkları araçlar (uçan daire) hakkında epey bir bilgi sahibiyiz. Bugün ise bizi ilgilendiren konu uzaylıların araçları. Uzaylı aracı olarak bilinen uçan daire veya UFO, artık nasıl diyorsanız bir dünyalı tarafından daha tasarlandı. Bu kişi tabii ki Nikola Tesla’dan başkası olamazdı.
İnsan bazen Nikola Tesla’nın başka bir dünyadan geldiğini veya başka dünyaları ziyaret ettiğini düşünmüyor değil, çünkü onun yaptığı bu icatlar özellikle kendi dönemi için oldukça fazla.
Tesla için başka dünyadan gelmiş olabilir demişken şunu da ekleyelim, bir röportajı sırasında Nikola Tesla şunları söylemiştir; “Radyo kanallarını tespit edip, başka bir gezegenle iletişim kuran diğer bir gezegeni dinledim. Tıpkı insanların konuştuğu gibi, akıllı varlıkları birbirleriyle konuşurken duydum, hangi dili konuştuklarını anlamadım ancak ne demeye çalıştıklarını hissettim.”
Uçan Daire Projesi;
Konumuza dönecek olursak eğer Nikola Tesla 1928 yılında yer çekimine dayanıklı olan uçak-helikopter karışımı bir icat tasarladığını duyurdu. Nikola Tesla bu icadı hakkında ise şunları söylemiştir;
”Uçan makinemin ne uçaklar gibi kanatları ne de helikopterler gibi pervaneleri olacak. Ancak yine de yüksek hızla herhangi bir yöne doğru hareket edebilecek ve hatta havada uzunca bir süre hareket etmeden sabit kalabilecektir.”

Fakat Nikola Tesla’nın bu büyük icadı da diğer çok önemli bazı icatları gibi maddi sıkıntılar nedeniyle yarım kalacaktı.
Patent Hırsızı;
Nikola Tesla’nın en sevdiği hayvan güvercinlerdi ve onları izleyerek saatler geçirmeyi çok severdi. Vefatına yakın zamanlarda da her gün New York’taki Central Park’ta güvercinleri besleyerek vakit geçirirdi. Nikola Tesla’dan faydalanmak isteyen Otis T. Carr adlı bir kişi, Tesla’nın iç dünyasına sızmayı başarmıştı.
Otis T. Carr, Nikola Tesla’ya tek değer verdiği bu güvercinleri için fıstık getiriyordu. Otis yaklaşık 3 yıl boyunca Tesla’ya bu sebep ile yakınlaştı, bazı icatları hakkında bilgiler edindi. Otis’in bu icatlar arasında en çok yer çekimsiz alan motoru dikkatini çekti ve Nikola Tesla’nın ölümünden yıllar sonra bu icadın patentini alarak medyaya icadının tanıtımını yapacağını duyurdu.

Sonu kötü bitti;
Otis T. Carr 1959 yılında Oklahoma’da bir fuar alanında projesini deneyeceğini duyurdu. Birçok insan Otis’in yaklaşık 2 metre çapındaki prototipi OTC X-1’in uçuş denemesini izlemek için bir araya geldi. Ancak deneme gerçekleşmedi bile, fuarda onun yerine tahtadan bir maket ve üç boyutlu gösterimi yer almıştı.
Otis T. Carr bu projeyi hayata geçiremediği gibi daha fazla rezil olmakta istememişti. Bu olaydan sonra Otis T. Carr uzun bir zaman boyunca görülmedi. Gösteri fiyaskosundan yaklaşık iki yıl sonra 1961 yılında menkul kıymetler dolandırıcılığından hapse girdiği medyaya yansıdı. Kendisine kesilen büyük para cezasını ödeyemediği için 14 yıl boyunca hapis cezası yattı. Sonuç olarak dolandırıcılıkta bir yere kadar…
Fikrimi çalmaları mühim değil. Asıl mühim olan kendi fikirlerinin olmaması.
Nikola Tesla